Ağrı (PCA) Pompası

Hasta-kontrollü analjezi (PCA) Sechzer ve Keeri-Szanto’nın 1960’ların sonuna doğru yaptıkları öncü çalışmayı takiben kullanılmaya başlanmıştır.

Geleneksel Ağrı Tedavisi yönteminde hasta ağrıyı hissettikten sonra söylemesi, hemşirenin anestezi uzmanını çağırması, hastanın ağrı durumunun değerlendirilmesi, analjezinin hazırlanması, hastaya uygulanması ve hastanın ağrısının giderilmesi sürecine kadar hasta gittikçe artan seviyede ağrı çekmeye maruz kalmakta iken;

Modern Ağrı Tedavisi olarak adlandırılan PCA Ağrı Tedavi yönteminde hasta ağrıyı hissettiği anda elindeki düğmeye basarak, hekimin önceden ayarladığı analjezik ilacı almaktadır. Bu sayede hastanın ağrısını kontrol etme imkanı hastaya verilmiştir.

PCA kullanan klinisyenlerin çoğu bu tekniğe büyük bir destek vermişler ve PCA ile elde edilen analjezinin kalitesinin, geleneksel (konvansiyonel) tekniklere göre çok daha üstün olduğunu göstermişlerdir.

PCA tek bir analjezik uygulama yolu veya yöntemiyle sınırlı değildir. Hastanın opioidleri kendi kendine uygulamasına izin veren karmaşık bir analjezi yöntemidir.

PCA’nın başlıca avantajları “ağrı var” ve “ağrı yok” döngüsünü önleyebilmesi ve hasta bakımı kalitesini arttırmasıdır.

PCA cihazı cerrahi işlem sonrası oluşan ve klinik olarak tedavi edilmesi gereken ağrılarda ve hasta konforunun sağlanmasında hastaneler için vazgeçilmez bir tıbbi üründür.